merak, eleştiri, cehalet...
- siz kadınların dedikodu yapma ihtiyacınızı karşıladığınız sanal bir ev bir nevi, bu bloglar.
- ya, ne alakası var. dedikodu yapılmıyor ki.
- aklım almıyor, her gün açıp okuyor musun? şahsen ben sonunda blogspot uzantısı olan bir adresi açıp da okumam.
- evet okuyorum, onlar da beni okuyorlar. adresin uzantısı, içeriğinden neden önemli ki?
- bana gereksiz geliyor.
- e işte yemek tarifleri verip, sinir yaptığınız şeyleri anlatıp, hıncınızı alıyorsunuz.
- biz ona paylaşım ve iletişim diyoruz, oturup hergün herşeyi şikayet etmiyoruz ki. bir tür ifade tarzı. günaydın demekten aciz olan insana saçma gelebilir tabi.
......
erkek bakış açısı diyeceğim ama değil. severek yada sevmeyerek okuyan, katılım sağlayan erkek okuyucu ve yazarlar da var.
....
merak; makuldür. insan doğası. bilme arzusu takdir edilesi bir durumdur.
eleştiri; sözkonusu konuya hakimsen, makuldür. eleştirmeye cesaret, iyi niyet çerçevesinde özgüven olarak da tanımlanabilir.
cehalet; anlayışla karşılanabilir, tabi ki cehaletinin farkındaysan. "işkembeden sallıyor" dediğin yazarı (ki söz konusu olan kişi, soner yalçın olup) sunay akın'la karıştırıyorken, bilmediğin konularda ahkam kesmek; yazana da okuyana da saygısızlık.
bilmemek mi, öğrenmemek mi, öğrenmeyi reddedip sadece ortaya konuşmak mı ayıp?
....
eskilerden bir "yapı kredi bankası" tv reklamı vardı, sloganı da;
"kültür farklı, felsefe farklı, anlayış farklı" idi.
bence bu duruma gayet uygun...
Yorumlar
eglencelidir, dostluktur, sürekli öğrenmektir, paylaşmaktıııır...
gevezeyle tanışma fırsatıdıııır:))