allah korusun
allah sizleri;
devlet hastanelerinin şerrinden korusun!
(dün akşam mudanyada astım krizi geçiren anneciğimi, hastane sanılan ahıra götürme gafletinde bulunduk. ne yazık ki o sırada başka şansımız da yoktu.)
hemşire niyetine ortada dolanan suratsız, kaba ve beceriksiz mahlukatlardan korusun!
(nefes almakta zorlanan bir hastaya, "suratıma doğru nefesinizi üflemeseniz sevinirim" deme cesaretini gösteren ama;
-düzgün nefes alabilseydi zaten hastaneye gelmezdi diye düşünemeyen,
-serum iğnesini takarken, o elin bir insana ait olduğunu hatırlamayan,
-iğneyi takarken kendisine çarpan, kendi gibi beceriksiz bir diğer hemşire yüzünden canımdan kıymetli anacığımın damarını patlatan,
-diğer eline iğneyi takma girişiminde, neredeyse google earth'ten görüntülenecek şekilde belirgin damarı bulduramayan,
- nihayet takabildiği iğneyi sabitlediği bantta, saç telleri ve toz topakcıkları olduğunu farkedemeyen, (ki hastamızın astım hastası olduğunu, her türlü toz zerreciğinin onda nasıl devasa etkiler yarattığını söylememe gerek yok.)
- oksijen borusunu bana taktıran, aleti açamadim diye de bana tavır yapan; ukala, kendini bilmez yaratıktan bahsediyorum. insan diyesim bile gelmiyor.)
acilde doktor niyetine oturan, beyaz önlüklü işi sadece ahkam kesmek olan, senelerce kitaplara gömülse de, mesleğinin sadece ilaç ismi söylemek olduğundan ibaret sanan buyurgan mahlukatlardan korusun.
(pop star gibi giyinip şekil yapmış olsa da, benim bile bildiğim sağlık prosedürlerini yavşak bir gülümsemeyle geçiştiren beyaz önlük giymiş, aslında hademe olduğundan şüphelendiğim, pişkin insan müsveddesinden bahsediyorum.)
"daya oksijeni ver serumu, gönder şu patates çuvalını" edasıyla çalışan sevgili acil servis doktoru;
-o, patates çuvalı değil, benim annem.
- kendisi kronik astim hastası olduğu kadar yüksek tansiyon hastası. ama sen bunu bilmiyorsun çünkü sormadın, daha da vahimi söylememize rağmen dinlemedin. 2 serum taktırdın ve tansiyonunun düşmesine sebep oldun. bizim yüreğimiz ağzımıza geldi yollarda ama eve ulaşmak öncelikli amacımızdı. çünkü bizim ev sizin hastaneden daha hijyenik.
-serum bittiğinde çıkartmak için muhteşem hemşirelerinizi ve de bilgi almak için seni aradığımızda, kimbilir hangi deliğe girdinizse, hiç çıkmayın oradan. hasta ve refakatçiler bi şekilde başlarının çaresine bakıyorlar, hiç merak etmeyin.
bugünkü dileğim;
allah devasız dert vermesin, verdiyse de can derdinizi anlayacak işinin ehli insanlarla karşılaştırsın.
Yorumlar
bir önce katalog düzeltmelerimi bitirip, anacığımın yanına gitme hevesindeyim.
bu arada öss'ye girip hemşirelik eğitimi mi alsam, anacigima kendim nasıl bakarım diye düşünüyorum.
ya da en azindan varsa acil servis müdehalesi kursuna falan giderim:)
çook geçmiş olsun..
Allah mecburen oralara gitmek zorunda olanlara yardım etsin..
Dilerim en kısa sürede iyileşir annecik..
*sorma gevezecim. mudanyanin havasi astim hastalarina iyi geliyor dedikleri cin annemleri mudanyaya tasimayi düsünüyorduk ama dün aksam vazgectik.
havasi iyi ama hastanesi rezalet malesef. keske bir mucize olsa da şu illetten kurtulsa ama imkani yok, tek yapacagimiz, su anki haline dahi sükretmek. allah bugünümüzü aratmasın.
hehehe, katalogumu gondertem basimdan hemen yazicam, normal hayata dönmek istiyorum artııık:)))
simdi daha ii. kal diye israr ettik ama evimde rahatim diye gitti. ben annişimi cok özledim yaaa, hic icime sinmiyor boyle ayri gayri :(