insan neyle yaşar?
11. uluslararası istanbul bienali, bu soruya cevaplar aramış. dallı budaklı.
konu tek, mesaj çok.
yok efenim insanlar, marksizmi sorgulasınmış, brechte selammış, tolstoya göndermeymiş.
alt yazısı olmayan sümerce bir film gibi.
anla anlayabilirsen.
ben ucundan bakma fırsatı buldum, bildiğiniz gibi. ya tamamına bakamadım, ya da algılayıcılarımda bir bozukluk var.
antrepodan izlenimlerim daha çok insanın nelerle yaşamak zorunda kaldığı ile ilgili.
şiddet, politik kıyımlar, savaşlar, yokluk ve kıtlık, bla bla bla...
gerek sergileme düzeni, gerekse sanatçı abilerimizin ifade tarzları sayesinde akılda kalan tek izlenimim karmaşa.
se vitaminimin de dediği gibi; "tobicim, belki de hissettirilmek istenen karmaşanın ta kendisidir" saptamasının doğru olmasını umuyorum:)
"basit, güzeldir" anlayışına ne oldu? demode oldu, herhalde.
geldiğimden beri sorup duruyorum, kendime neyle yaşar şu insan mahlukatı diye?
karar verdim gibi.
bana göre;
insan, mutlu olma umuduyla yaşar.
cevaplarınızı umutla bekliyorum:))
Yorumlar
bence insan insanla yaşar tobicim, birine aşık olur, insanla yaşar. birine bağlanır, insanla yaşar. birine minnet duyar, insanla yaşar. birine rakip olur, insanla yaşar. birini mutlu etmeye çalışır, insanla yaşar...
yoğsam hepimiz papağanlarla konuşan robinson crusoe'lar olurduk, değil mi ;))
*kara kitap ve fullhouse; mmm evet isin icinde frambuazli pasta varsa kesin yüce bir sevgidir o:) kesinlikle katiliyorum:))
* ah pandacım, malesef mi desek, ne mutlu mu desek? hakkaten şu insanoğlu ve egosu. her türlü belaya egolar yüzünden bulasiyoruz sanki.
Ama ne ile yaşamalı dersen,sevgi derim.
tanıdıklarına, tanımadıklarına çiçeğe,böceğe,falana,filana duyduğu sevgi ile.
sevgiyle yaşamalı ki yaşadığına deysin derim.